Duygusal Açlık nedir?
”Duygusal Açlık”, mide hacminiz dolu olmasına rağmen üzüntü, öfke, stres, can sıkıntısı, yalnızlık gibi sebeplerden dolayı yapay bir açlık hissetme ve aşırı yemek yeme durumudur. Kilo problemlerinin esas nedenlerinden biridir ve mutlaka tespit edilmelidir.
Gün içinde yeterli miktarlarda beslendiğiniz halde özellikle akşam saatlerinde ve yalnızken bir anda ortaya çıkabilir. Beyin o anda mideyi algılayamaz ve duygulara yoğunlaşır. Gününüz stresli geçtiyse ya da genel olarak hayatınızda bir problem varsa, o boşluğu doldurmak adına sürekli olarak ”atıştırma” eğiliminde olursunuz. Stres, üzüntü, yalnızlık, can sıkıntısı, öfke aç olmasanız bile fazla yemenize sebep olabilir. Sonrasında pişmanlık duysanız bile o anda engel olamazsınız.
Duygusal açlık ve fiziksel açlığı ayırt etmek gerekir. Duygusal açlık bir anda başlar, fiziksel açlık ise yavaş yavaş başlar ve kademeli olarak artar.
Bazen bir probleminiz olmasa da duygusal açlıkla karşı karşıya kalabilirsiniz. Özellikle yoğun çalışan insanlar, akşam saatlerinde eve geldiklerinde ve kendilerini rahat hissettikleri anlarda bunu ‘aşırı yemek’ ile tamamlamak isterler. Bu durum zamanla alışkanlık haline gelir. En tehlikelisi de budur.
Öncelikle böyle bir durum varsa, bunu kabullenmekle başlayın. Aç olan mideniz değil, duygularınız! O anda o çikolatayı gerçekten yemek istemiyorsunuz; ancak yediğinizde daha mutlu ve daha rahat hissedeceğinizi düşünüyorsunuz. Bir şekilde hayatınızda sizi rahatsız eden bir durum var ve siz bunu bastırmaya çalışıyorsunuz ya da çözemiyorsunuz. Ancak bunun çözümü ‘daha fazla’ yemek değil.
Kötü yanı; ‘duygusal açlık’ atakları geldiği zaman, çoğu kişi bunu sağlıklı atıştırmalıklarla atlatamıyor. ‘Abur cubur’ ya da ‘fast food’ tarzında bol şekerli ve yağlı besinler o anda size iyi gelse bile, kan şekerinizi hızla yükseltip düşürdüğü için çabucak acıkmanıza sebep olacak ve atıştırmaların sonu gelmeyecektir.
Yeme ataklarınızı izleyen günlerde kendinizi cezalandırmak için aç kalmak ya da çok düşük kalorili beslenmek sizi daha da mutsuz edecektir.
Peki, Ne yapalım?
Öncelikle esas problemi belirleyin. İş, ilişkiler ya da aile mi sizi düşündüren? Problemin kaynağına inmeden, geçici çözümler yaratırsanız; kilo konusunda çözümleriniz de geçici olur. Problem tekrar ortaya çıkmaya başladığı anda verdiğiniz kiloları geri alırsınız.
Problemle ilgili notlar alın; Büyük boş bir sayfa alın ve sayfayı ortadan ikiye bir çizgi ile ayırın. Sol tarafa hayatınızda sizi mutsuz eden herşeyi not alın. Her problemin karşısındaki sağ bölüme ise adım adım izlemeniz gereken çözüm yollarını sıralayın.
En çok duygusal açlık yaşadığınız yerde (ev ya da işyeri) abur cubur ya da sağlıksız atıştırmalıklar bulundurmayın. Eğer o anda elinizin altında bulunmazsa yeme ihtimaliniz yok. Kendinize tuzak kurmayın! Dolapta olursa eğer asla aklınızdan çıkmayacak ve yiyeceksiniz.
Duygusal açlık yaşadığınız zamanlarda sizi eğlendirecek ya da oyalayacak herhangi bir hobi edinin. Yazı yazmak, günlük tutmak, en sevdiklerinizle konuşmak, yeni tarifler denemek, evde dans etmek bile olabilir. 15-20 dakika da olsa açık hava yürüyüşü yapmak oldukça etkili olur.
Duygusal açlık başladığı anda, yani içinizi kemiren o his ‘‘Haydi bir şeyler ye, dolaptaki tatlının hepsini bitir!” demeye başladığı anda; gidip 1 büyük bardak su için! Bazen vücut, susuzluğu ‘açlık’ gibi algılayabiliyor. Kendinizi susuz bırakmayın! Su, o anda yeterli gelmediyse sevdiğiniz bir bitki çayı ya da sütlü bir kahve sizi daha tok ve mutlu hissettirecektir.
Tüm bunları denediğiniz halde yeme ataklarınızdan kurtulamıyor ve sonrasında pişman olmaya devam ediyorsanız; mutlaka diyetisyen ve psikolog desteğiyle ilerlemelisiniz.
Duygusal olarak ‘çok tok’ olmanız dileğiyle.. 🙂
Özge
#health #anorexia #diyet #blumia #sugar #diyetisyen #kiloverme #eatclean #sağlık #bingeeating #fastfood #duygusalaçlık #nonsugar #sportsnutrition #zayıflama #dietitian #nutritionist #zayıflıyorum #özskitchen